SİNDİRİM SİSTEMİ

by MAHMUD KİLİCER

This free e-book was created with
Ourboox.com

Create your own amazing e-book!
It's simple and free.

Start now

SİNDİRİM SİSTEMİ

  • Joined Jan 2019
  • Published Books 2

A. Gerçekleşme şekline göre sindirim, mekanik ve kimyasal olarak iki çeşittir.
a. Mekanik sindirim: Yüksek yapılı canlılarda besinlerin enzim kullanılmadan sadece fiziksel olarak küçük parçalara ayrılması olayıdır.
Örneğin dişlerle ve mide hareketleriyle besinlerin ezilmesi, yağların safrayla küçük damlacıklara ayrılması mekanik sindirimdir.

 

NOT:
Mekanik sindirimde enzimler kullanılmaz. Besinin kimyasal yapısı değişmez.

 

Mekanik sindirimin amacı; Besinlerin yüzeyini arttırarak enzimlerin etkinliğini arttırmak böylece kimyasal sindirimi kolaylaştırmaktır.
b. Kimyasal sindirim: Dışarıdan alınan besin maddelerinin su ve enzimler yardımıyla yapı taşlarına (monomerlerine) kadar parçalanmasıdır.
Kimyasal sindirim hidroliz tepkimeleriyle gerçekleşir.
Hidroliz; büyük biyolojik moleküllerin suyun eklenmesiyle parçalanmasıdır. ATP harcanmaz.
Kimyasal sindirimin temel amacı; Polimerlerin veya makro moleküllerin yapı birimlerine ayrılmasını sağlamak, böylece enerji verici molekülleri hücre içine alabilmektir.
Kimyasal sindirim ile;
Karbonhidratlar → Monosakkaritlere,
Yağlar → Gliserol ve yağ asitlerine,
Proteinler → Amino asitlere parçalanır.

 

 

 

2

NOT:
Kimyasal sindirim için su ve enzimler gereklidir. Doğrudan ATP harcanmaz. Gerekli enerji vücut ısısından ya da ortam ısısından sağlanır.

NOT:
Ağız, mide ve incebağırsaktaki mekanik ve kimyasal sindirim miktarının karşılaştırılması;
-Mekanik sindirim: Ağız ˃ mide ˃ ince bağırsak
-Kimyasal sindirim: İnce bağırsak ˃ mide ˃ ağız

 

B. Kimyasal sindirim gerçekleştiği yere göre ikiye ayrılır:
1. Hücre içi sindirim: Besinler fagositoz veya pinositoz yoluyla (endositoz ile) besin kofulu oluşturularak hücre içine alınıp sindirilmesidir.
Amip, öglena ve paramesyum gibi tek hücreli canlılar ile süngerler, sölenterler ve akyuvar hücrelerinde görülür.

3

NOT:
Hücre içi sindirim, dışardan alınan büyük moleküllerin hücre içerisinde parçalanmasıdır. Bitkilerde hücre içinde depo edilen nişastanın, hayvan hücrelerinde depo edilen yağ ve glikojenin yine hücresinde parçalanması daha çok hidroliz olayıdır.

 

 

2. Hücre dışı sindirim: Hücrelerden salgılanan enzimlerle besinlerin hücre dışında yapı taşlarına parçalanması ve difüzyon veya aktif taşıma ile hücre içine alınmasıdır.
-Saprofit bakteriler, mantarlar, böcekçil bitkiler, bazı omurgasızlar ile omurgalılarda görülen sindirim şeklidir.

 

 

Hücre dışı sindirimi için sırası ile;
1. Granüllü ER üzerindeki ribozomlardan protein sentezlenir.
2. Golgi tarafından işlenir ve paketlenir.
3. Hücre zarından enzim dışarı salınır.
4. Hücre dışında besinler monomerlerine parçalanır.
5. Oluşan monomerler difüzyon veya aktif taşıma ile hücre içine alınarak kullanılır.

 

 

 

4

NOT:
Hücre dışı sindirimini gerçekleştiren ökaryotik organizmalar, enzimlerini ekzositoz ile hücre dışına salarken Bakteriler koful oluşturamadığı için ekzositoz yapamazlar. Saprofit bakteriler, hücre dışına gönderecekleri enzimleri (proteinleri) translokaz adı verilen taşıyıcı proteinler yardımıyla taşırlar.
-BİR HATIRLATMA: Hücre dışı sindirimde lizozom organeli görev yapmaz. Lizozom, hücre içi sindirimi için gerekli enzimleri bulundurur.

 

Hücre dışı sindiriminin hücre içi sindirime göre avantajı, hücre içine alınamayacak kadar büyük besinlerin de sindirilebilmesidir.

5

SİNDİRİM SİSTEMİ ORGANLARI

 

İnsanda sindirim sistemi, sindirim olaylarının gerçekleştiği sindirim kanalı ve sindirime yardımcı organlardan oluşur.
Sindirim kanalı; ağız, yutak, yemek borusu, mide, ince bağırsak, kalın bağırsak ve anüsten meydana gelir.
Sindirime yardımcı organlar; tükürük bezleri, pankreas, karaciğer ve safra kesesinden meydana gelir.

Sindirim kanalının iki ortak özelliği bulunur.

1. Yapısal olarak içten dışa doğru; mukoza, düz kas ve bağ doku olmak üzere üç tabakadan oluşur.
2. Besin maddelerinin sindirim kanalında ilerlemesi düz kasların ritmik kasılması ile oluşan peristaltik hareket sağlanır.

 

6

1. AĞIZ
Ağız yanaklar, dudaklar, dil, damak ve dişler tarafından çevrelenmiştir.
Ağız, besinlerin hem fiziksel (mekanik) hem de kimyasal sindirimlerinin başladığı organdır.
Besinlerin dişler ve dil yardımıyla öğütülmesi ile mekanik sindirim gerçekleşir.
Dişler besinleri parçalarken dil de besinlerin karıştırılmasını, tadının algılanmasını ve yutağa iletilmesini sağlar.

 

7

2. YUTAK (FARİNKS)
Ağız boşluğu, burun boşluğu, yemek ve soluk borusu arasındaki geçittir.
Yutağın sindirimdeki görevi, ağızda öğütülen besinleri yemek borusuna iletmektir. Bu olay yutkunma ile gerçekleşir.
Yutkunma sırasında gırtlak kapağı (epiglotis), soluk borusunu kapatarak besinlerin soluk borusuna kaçmasını engeller.
3. YEMEK BORUSU (ÖZEFAGUS)
Yutak ile mide arasında bulunur. Yaklaşık 25 cm uzunluğunda ve 2 cm çapındadır.
Yemek borusunda mekanik ve kimyasal sindirim olmaz.
-Yemek borusu sindirim kanalının diğer kısımlarında olduğu gibi üç tabakadan oluşur.
En içte mukoza tabakası,
Ortada halka şeklinde ve boyuna uzanan düz kaslar,
En dışta ise bağ doku bulunur.

NOT:

Yemek borusunun orta tabakasında yer alan kasların kasılıp gevşemesi burada dalga hareketleri meydana getirir. Lokmanın yemek borusundan mideye doğru ilerlemesini sağlayan bu hareketlere peristaltik hareketler denir.
Bu hareketlerle lokma, mideye ulaştırılır. Kusma sırasında peristaltik hareket mideden ağza doğru gerçekleşir.

8

4. MİDE
Sindirim sisteminin en geniş kısmıdır. Diyaframın altında, karın boşluğunun üst sol bölgesinde bulunur.
Yemek borusu ile bağlandığı yere mide ağzı (kardia), ince bağırsağa bağlandığı yere mide kapısı (pilor) bölgesi, midenin en geniş kısmına da fundus denir.

Mide duvarı üç tabakadan oluşur:
İç kısmında mukus ve sindirim enzimlerini salgılayan hücrelerin oluşturduğu mukoza tabakası bulunur.
Ortasında da enine, boyuna ve çapraz yerleşmiş düz kaslar vardır.
Midenin en dış kısmında bağ dokusu vardır. Bağ dokunun üzerini ise periton adı verilen karın zarı örter.

Midenin temel görevleri:
1. Alınan besinleri geçici olarak depolar.
2. Kasılıp gevşeme hareketleri ile besinlerin mekanik sindirimlerini gerçekleştirir.
3. Proteinlerin kimyasal sindirimini başlatır.
4. İçinde besin varsa, mide kasları dalgalanma hareketi ile besinleri yarı sıvı bulamaç halindeki kimusa dönüştürür.
5. Asidik ortamı sayesinde bazı mikroorganizmaları yok eder. (Doğal bağışıklık sağlar.)
6. B12 vitaminin emilimi için gerekli olan kimyasalı üretir.
Midenin çalışmasını vagus siniri ve gastrin hormonu düzenler.
Mide iç duvarını astarlayan hücreler mide özsuyu denilen sindirim sıvısını üretir.
Mide özsuyunun bileşiminde; Mukus, HCl (hidroklorik asit), pepsinojen enzimi, çok az lipaz enzimi bulunur.

9

5. İNCE BAĞIRSAK
Mide ile kalın bağırsak arasında yer alan uzun kıvrımlı (yaklaşık 7.5 m. boyunda) bir yapıdır.
Tüm besin maddelerinin sindiriminin tamamlandığı ve sindirilen besinlerle diğer küçük moleküllerin emilerek kana geçtiği yerdir.
İnce bağırsağın mideden sonra gelen ilk kısmına onikiparmak bağırsağı (duodenum) adı verilir. Burası sindirimin ve emilimin en yoğun gerçekleştiği yerdir. Pankreas özsuyu ve safranın sindirim kanalına girişi burada gerçekleşir.
Onikiparmak bağırsağından sonra gelen orta kısma boş bağırsak (jejenum), boş bağırsaktan kalınbağırsağa kadar olan kısmına ise kıvrımlı bağırsak (ileum) adı verilir.
İnce bağırsak, midede olduğu gibi içten dışa doğru mukoza tabakası, düz kaslar ve bağ dokudan oluşur. Bağ dokusunun üzerini periton örter.
İnce bağırsağın iç yüzeyindeki mukoza tabakası, besinlerin emilimini artırmak için katlanarak bağırsak boşluğuna doğru villus (tümür) adı verilen kıvrımlar oluşturur. Villusları oluşturan epitel hücrelerinin yaptığı sitoplazmik uzantılara mikrovillus denir.

10

6. KALIN BAĞIRSAK
Sindirim kanalının ince bağırsaktan sonra başlayıp anüs ile biten yaklaşık 1,5-2 m uzunluğundaki kısmıdır.
Üç önemli görevi vardır:
1. Su, sodyum, klor ve potasyum gibi elektrolitlerin kana emilimini tamamlamak, mukus salgılamak.
2. B ve K vitamini üreten faydalı bakteriler için yaşam ortamı oluşturmak ve bu vitaminlerin emilimini gerçekleştirmek,
3. Dışkının vücuttan atılıncaya kadar geçici olarak depolanmasını sağlamaktır.

NOT:
Kalın bağırsakta ince bağırsaktan farklı olarak mukoza tabakasında villuslar, hormon ve enzim üreten hücreler bulunmaz. Bu nedenle kalın bağırsakta kimyasal sindirim gerçekleşmez.

Kalın bağırsağın ince bağırsak ile birleştiği yere kör bağırsak (çekum) denir. Kalın bağırsağın orta kısmına kolon adı verilir. Kalın bağırsağın son kısmı ise rektum (düz bağırsak) adını alır. Dışkı düz bağırsakta geçici olarak depolanır ve anüsten dışarı atılır.

11
This free e-book was created with
Ourboox.com

Create your own amazing e-book!
It's simple and free.

Start now

Ad Remove Ads [X]
Skip to content