MÖ 350 – MS 1250 Arasında Asya ve Avrupa’daki Siyasi
Organizasyon Türleri
İmparatorluklarda Gücün Meşruiyet Kaynağı
Büyük İskender İmparatorluğu
Helenizm nedir?
Makedonya Kralı Büyük İskender’in Pers seferine çıkması ile Yunanlar kalabalık kitleler hâlinde Doğu ülkelerine göç etmişler ve kendi kültürlerini de götürmüşlerdir. Bu hareket ile Doğu ve Batı kültürlerinin birleşmesinden yeni bir kültür ortaya çıkmıştır. Yunan, Anadolu, Mısır ve Pers kültürlerinin birleşmesiyle oluşan bu kültüre “Helenizm” denir.
Büyük İskender Kimdir?
II. Philippos’un oğlu Büyük İskender, Yunan şehir devletlerini Makedonya’ya bağlamıştır.
İskender, MÖ 334’te Makedonya ve Yunanlılardan oluşan büyük ordusuyla Asya Seferi’ne çıkmıştır.
Büyük İskender, Mısır’da tanrı – kral ilan edilmiş, Batı Anadolu’da “Zeus’un oğlu” olarak adlandırılmıştır.
Büyük İskender, kendi adına bastırdığı paralar üzerinde Herakles ve Zeus simgeleri kullanmıştır.
Roma İmparatorluğu
İtalya Yarımadası ve Akdeniz çevresinde kurulan Roma Uygarlığı’na adını veren Roma şehri, MÖ 753’te Romulus tarafından kurulmuştur.
Senato: Yönetim meclisidir.
Curia: Yönetim meclisidir.
Augustus Dönemi’nde yönetim saltanata dönüşmüş ve imparator; yönetimin başı, başkomutan, başyargıç ve başrahip konumuna gelmiştir.
Çin İmparatorluğu
Çin İmparatorluğu’nun kendine özgü bir siyasi yapısı vardır. Kutsal kabul edilen farklı hanedanlar (sülaler) tarafından yönetilmiştir.
Çin İmparatorları tanrılarının adına benzeyen unvanlar kullanmışlardır.
Uygarlığının oluşmasında Moğol, Türk ve Tibet kültürlerinin etkisi vardır.
Sasaniler
Yönetimde Pers devlet geleneklerini devam ettirmişlerdir.
Krallar “Şehinşah” unvanı ile ülkeyi yönetmişlerdir.
Krallar, Tanrı Ahuramazda‘nın yeryüzündeki temsilcisi olarak ülkelerini yönetmişlerdir.
Moğol İmparatorluğu
Cengiz Han (Temuçin) tarafından kurulmuştur.
Cengiz Han tüm Moğol boylarını tek bir merkezde toplamış ve yaptığı istilalar ile dünyanın en geniş imparatorluğunu kurmuştur.
Cengiz Han’ın ve neslinin ilahi soya dayandırılması Şamanlar tarafından sağlanmıştır.
Şamanizm: Ata ruhlarına ve doğa varlıklarına tapınmaya dayanan eski bir Asya dinidir.
İmparatorluklarda Gücün Maddi Kaynakları
İmparatorlukların güçlenmesinde iklim, toprak yapısı, değerli yer altı kaynakları ve ticaret yolları önemli coğrafi unsurlardır.
Büyük İskender İmparatorluğu
Büyük İskender, Doğu Sefer’ni Pers İmparatorluğu’na ait ticaret yollarını ele geçirmek amacıyla yapmıştır.
Ele geçirdiği coğrafyalarda da kendi adına şehirler kurmuştur (İskenderiye).
Roma İmparatorluğu
Deniz ticareti ve kolonocilik önemli geçim kaynaklarıdır.
Yayılmacı bir anlayışla ele geçirilen bölgelerden ganimet, vergi, insan gücü gibi maddi kaynaklarla imparatorluk güçlendirilmiştir.
Sasani İmparatorluğu
Vergilere dayalı bir gelir sistemleri vardır.
Bayındırlık, ordu, savaş masrafları gibi ihtiyaçlar bu vergilerle karşılanmıştır.
Ticaret ağlarını geliştirmişlerdir.
Çin İmparatorluğu
Geniş coğrafyasına bağlı olarak iklime uygun tarımsal üretimle geçimlerini sağlamışlardır.
İpek Yolu üzerinde yapılan ticarette önemli geçim kaynaklarıdır.
Moğol İmparatorluğu
Hâkim olunan coğrafya tarıma elverişli olmadığı için hayvancılıkla geçimlerini sağlamışlardır.
Canlı hayvan ticareti de önemli geçim kaynaklarıdır.
İmparatorluklarda Yönetim Organizasyonu ve Feodalite
Kuşatıcı (Cihanşümul) İmparatorluklar
Büyük İskender İmparatorluğu
Büyük İskender İmparatorluğu, ülke yönetiminde Perslerden etkilenmiştir.
Büyük İskender İmparatorluğu ülke yönetiminde satraplık idaresini benimsemiştir.
Bu sistem Roma İmparatorluğu’nu da etkilemiştir.
Roma İmparatorluğu
Satraplık (eyalet) sistemini uygulamışlardır.
Roma Uygarlığı’nda MÖ 510 yılında krallık yönetimine son verilerek Cumhuriyet Dönemi’ne geçilmiştir. Yeni başlayan süreçte devlet konsüller tarafından yönetilmiştir. Konsüller ülkeyi yönetirken birbirlerine ve senatoya karşı sorumlu olmuşlardır. Bu dönemde orduya komuta etmek, vergileri düzenlemek ve toplamak, senatonun toplanmasını sağlamak da konsüllerin görevleri arasında olmuştur.
Konsül: Bir yıllığına seçilen iki yüksek memur.
Patriciler: Senatoda görev yapan, mülkiyet edinebilen, siyasi hakları olan soylulardır.
Plepler: Roma’ya dışarıdan göç eden, siyasi hakları olmayan kişilerdir.
Köleler: Hiçbir hakkı olmayan, patricilerin emrinde çalışan kişilerdir.
Sasaniler
Sasani İmparatorluğu monarşi ile yönetilmiştir ve imparatorluğun başındaki kişiye Şehinşah (Kralların Kralı) unvanı verilmiştir.
Sasanilerdeki danışma meclisi, Roma’daki konsüllerle benzerlik gösterir.
Ancak Sasanilerde soya bağlı hanedan üyeleri mecliste etkin durumdadır.
Çin İmparatorluğu
Çin Uygarlığında; imparatorlar ülkeyi “tanrının oğlu” unvanıyla yönetmiştir.
Yönetimde hanedanlıklar etkili olmuştur.
Köylülere hürriyet hakkı tanınmamıştır.
Kuşatıcı Olmayan İmparatorluklar
Moğol İmparatorluğu
“Kurultay” adlı bir danışma meclisi bulunmaktadır.
Cengiz Han’ın ve neslinin ilahi soya dayandırılması Şamanlar tarafından sağlanmıştır.
Feodalite (Derebeylik)
375 yılında başlayan ve devam ettiği süre içerisinde Roma İmparatorluğu’nun parçalanmasına sebep olan Kavimler Göçü, Avrupa siyasi yapısında büyük değişime sebep olmuştur. Kavimler Göçü sonucu parçalanan Roma İmparatorluğu’nun parçası olan Batı Roma 476 yılında yıkılmıştır. Bu yıkım ve Avrupa’daki kavimlerin sürekli yer değiştirmesi Avrupa’daki kralların da topraklarını ve halklarını korumda yetersiz kalmasına sebep olmuştur. Bu durum, halkın korunmak için güçlü (zengin) kişilerin himayesine girme ihtiyacı içinde olmasına sebep olmuştur. Bu anlamda yaşadıkları topraklarda güçlü olan lordlar (soylular) köylü halkın kendilerine sığınmaları ile birlikte daha da güçlenmişlerdir. Derebeyi adı da verilen bu soylular, kendi topraklarında kaleler ve surlar inşa etmiş; diğer derebeylerine karşı kendilerini, topraklarını ve topraklarında yaşayan halkı koruma altına almışlardır.
Süzeren: Halkın himayesine girdiği kişilerdir.
Vassal: Himaye edilen kişilerdir.
Feodal sistemde temel üretim aracı topraktır. Bir feodal beyin ne kadar toprağı varsa o kadar zengin ve güçlüdür.
Feodalitede halk asiller, rahipler, burjuvalar ve köylüler olmak üzere sınıflara ayrılmışlardır (toplumda sosyal eşitlik yoktur).
Toprakların mülkiyeti soylulara aittir, kapalı bir ekonomik sistem vardır, halk hiçbir şekilde sermaye sahibi olamamıştır.
Kilise ve Papalık
Aforoz
Enterdi
Endüljans
Skolastik Düşünce (Dogmatik)
Published: Dec 10, 2020
Latest Revision: Dec 10, 2020
Ourboox Unique Identifier: OB-960496
Copyright © 2020