Kim derdi ki bu çocuk büyüyüp 20. yüzyılın en iyi matematikçilerinden biri olacak. bu gün o küçük çocuğun yani Alman matematikçi David Hilbert’in hayatını anlatacağım.
23 Ocak 1862 de königsberg’in fakir bir mahallesinde dünyaya gözlerini açan David 2 çocuklu bir ailenin küçük çocuğudur. Babası marangoz annesi ise ev hanımıdır.
Hayatın ilk darbesini daha 1 yaşına gelmeden almıştır. Babasını 7 aylıkken kaybetmiş ve hayata 1-0 yenik başlamıştır abisinin de yaşının küçük olması sebebi ile ailenin tüm yükü annesine kalmıştır.
Annesi evlatlarının okumasını istese de abisi kendisi içinde zor olanı yapıp 16 yaşına geldiğinde okulu bırakmıştır ve ailesine yardım için çalışmaya başlamıştır. Abisi david’i çok sevdiği için annesine kardeşimi okutmak zorundayız o bari okusun demiştir ve ailenin tüm emeği david üzerine olmaya başlamıştır.
Annesi hep onun matematikçi olmasını istemiştir. David herşeyi anlayacak yaşa gelmiştir ve artık ilkokul 4.sınıftadır. Abisinin,annesinin o okusun diye çektiği sıkıntıları görüp derslerine dört kolla sarılmıştır ve 5.sınıftan itibaren emeğinin karşılığını alıp okulun en iyi,en çalışkan ve örnek öğrencisi olmuştur.
Ne kadar çalışsa da,emek verse de bazen her şey çalışarak o konuda en iyi olarak olmaz tabi eğer iyi bir destekçin yoksa. David için de öyle olmuştur maddi zorluklar okumasına,ilerlemesine hep engel olmuştur her zaman bir şekilde atlatsa da bu sefer sıkıntı büyüktü abisinin ayağını kırması onun elini kolunu bağladı ve eğitimine ara vermek zorunda kalmıştır.
David’in okula gelmemesi matematik öğretmeni bolt’un dikkatini çekti. Bolt öğretmen evham yapmamak için iki gün daha bekledi ve david’in hala okula gelmemesi üzerine ev adresini öğrenip evine gitti. Evine gidince her şey ortaya çıktı ve maddi durumlarından dolayı david’in okula gelemediğini anladı. Aklına hemen iki gün önce gördüğü ilan geldi ve o ilanı david’e söyledi. İlanda ortaokul düzeyi bir yarışma yapılacağı ve 1. için çok büyük bir para ödülü olduğunu söyledi bolt öğretmen ve isterse david’ı o yarışmaya kaydettirebiliceğini. David düşündü ve tamam dedi kayıt olmak için gerekli belgeleri öğretmenine verdi.
Yarışmanın adı sonsuzluk oteli paradoksu idi,david işten kalan zamanlarında bu yarışmaya hazırlandı ve günler günleri kovaladı en sonunda yarışma günü geldi çattı. David, annesi ve abisi ile beraber yarışmanın olacağı salona gittiler. David yerini aldı ve beklemeye başladı yarışmanın başlamasına 15 dk vardı. David beklerken dualar edip bu yarışmayı kazanmam lazım diyerek kendini motive ediyordu ve artık zamanı geldi ve ilk soru soruldu.
Sonsuz sayıda odası ve sonsuz sayıda müşterisi olan bir otele kalmak için biri gelirse ne olur ?
Herkes yazmaya başladı aklına gelenleri ama david öylece duruyordu sorunun süresi 1 saat idi lakin sanki hiç bir düşüncesi yok gibiydi. Zaman geçiyordu ve artık son 10 dk kala david yazmaya başladı ;
Tüm kişileri bir yan odaya geçirerek, yeni gelen için yeni oda yaratılabilir buda (n için n+1) tek müşteri için kabul edile bilir yazmıştır.
Artık sürenin sonuna gelinmiş ve 1. soru kağıtları toplanıp 2. sorulara geçilmiştir.
2.soruda ise; sonsuz sayıda yolcusu olan bir otobüsle,sonsuz sayıda yeni müşteriler gelirse ne olur ? david yine alakasız bir halde bakınıyordu ve sürekli dua eder gibi bir hali vardı, taa ki bir anda kafasını kaldırıp gözleri parlayana denk.
Herkes 2 katına geçerse;
1 için 2
2 için 4
3 için 6 gibi yani (n için 2n) ve bu durumda mevcut müşteriler çift hane,yeni gelenler tek hane olur sonsuzluk oteline yeni müşteri gelir demiştir.
Yarışma bitmiş kağıtlar toplanmış ve herkes evine dağılmıştı artık sonuçların açıklanacağı gün bekleniyordu. 1 ay geçmişti yarışmanın üstünden ve artık açıklanma zamanı gelmişti sonucu öğrenmek için salona giden david bir de ne görsün kazanan kendisi idi,heyecandan eli ayağı titreyerek eve gitti ve annesine bağıra,bağıra anne kazanmışım ben kazandım dedi ve kucağına atladı.
Artık her şey david ve ailesi için çok farklı idi bir anda onun sayesinde ailesinin ve kendisinin hayatı yoluna girmişti okuluna geri dönmüştü annesinin çalışmasına gerek kalmamış,abisine de yeni bir dükkan açmıştı geri kalan parasını ise kendi eğitimi için harcamıştı. Üniversiteyi bitirdikten sonra kendisini tamamen matematiğe vermiş geometrik dizileri aksiyoma dönüştürmede uğraşmış ardından geometrinin temelleri adlı eserini yayınlamış. üç nesne sistemini matematiğe sokmuştur (nokta,doğru,düzlem) 42 yaşında annesini,56 yaşında abisini kaybetmiştir. Hiç evlenmemiş çünkü hayatını matematiğe adamıştır onun için her şey matematikti. Yalnız bir hayat sonucunda matematiğe katkılarıyla hatırlanan ünlü bir bilim adamı olarak 81 yaşında (14 şubat 1943) de Göttingende vefat etmiştir.
NOTLAR;
Bu hikaye tamamen hayal ürünüdür! Burada dikkat etmemiz gereken hususlar sonsuzluk oteli paradoksu ve David Hilbert’in bu sorulara verdiği cevaplardır burada anlatıldığı gibi kısa bir zamanda cevap vermemiştir ama verdiği cevaplar onun ne kadar önemli biri olduğunun kanıtıdır. Bize sonsuzluk oteli paradoksu,geometrinin temelleri kitabı,aksiyom denirse aklımıza direk David Hilbert gelmelidir.
Published: Nov 19, 2018
Latest Revision: Nov 22, 2018
Ourboox Unique Identifier: OB-530963
Copyright © 2018