SAVAŞÇI

Hepimiz üniversitede okurken öğretmenlerimiz siz sınıf öğretmenisiniz köy öğretmenisiniz sakın ola kendinizi çok donanımlı okullarda düşünmeyin derlerdi.Hayatımda babamın köyünden başka köy görmemiş biriydim.Okulu bitirdiğim yıl olan 2003 yılının eylül ayında atanamadım.Altı aylık süre zarfından sonra Kars ilinin Akyaka ilçesinin Boyunhayatımızdataş köyüne atandım.İlk görev yerime giderken çok karışık duygular içerisindeydim.Babamla birlikte bindiğimiz taksi  ilçeden sonra bir değil tam beş köy yolu aştı ben her seferinde babama bu köy mü?diye soru soruyordum hayır cevabını aldığım her yanıttan sonra aman Allah’ım ben nereye gidiyorum acaba diyordum.Neyse ilçeye 18 km uzaklıktaki köye vardık.Babamın beni bırakıp gitmesinin ardından içimi bir hüzün kaplamıştı.

Neyse köyde günler günleri kovalıyordu.Hayatım boyunca okumuş olduğum iki kitap benim karakterimin şekillenmesinde büyük önem taşımıştı.Doğan CÜCELİOĞLU ‘nun Savaşçı ve çalıkuşu…Ben hep kendimin eğitim adına bir savaşçı olduğunu düşünürdüm.Günlerden birgün çocuklara çevrede var olan şeyleri anlatırken çocukların yüzüme tuhaf tuhaf baktığını gördüm .Sonra çocuklardan biri öğretmenim biz hiç  hayatımızda ilçeye gitmedik dedi.Ben bu duruma çok üzülmüştüm.Diğer gün ilçeden Kafkas üniversitesine faks çektim.Öğrencilerimin hayatında ilçe ve ile gitmediğini bu konuda bize yardım ederlerse çok mutlu olacağımızı bildiren bir faks gönderdim.Bir yandan da düşünüyordum acaba bana yardım edecekler mi diye neyse ki beklediğim telefon geçikmedi.Almış olduğum telefon beni çok mutlu etmişti.Üniversinin belirlediği bir tarihte bizlere 80 kişilik araç gönderilerek yeme içme gezme her konuda bize destek olup rehber bile tahsisi etliler.Çocukların gözündeki o ışıltı herşeye değerdi.

Çünkü benim çocuklarım Ermenistan’a komşu bir köyde yaşıyorlardı.