Ve en özel anımdır. Konya’ya meram ilçesinde merkez bir okula geçici görevlendirildim. 3.Sınıfları okutuyorum. 24 Kasım günü ilkokul öğretmenimi aradım gününü kutladım, evinde olduğunu öğrendim. Sonra tüm sınıfımı aldım evine doğru yola düştüm. Sınıfım 27 kişi apartmandan 5.kata doğru bir çıkışımız var hurra. Tüm komşular kapıya çıktı. Ben telaşlı “çocuklar sessiz olun rahatsız etmeyelim” diyorum ve arkayı toplayarak gidiyorum. Seslere öğretmenim de kapıya çıkmış önden giden çocuklara “Ne işiniz var sizin?” diye sormuş. Çocuklar “Berna Öğretmenimizin Öğretmenini ziyarete geldik” demişler. Ben sadece aşağıdan bir çığlık duydum nasıl yukarı çıktım bilemedim. Öğretmenim çocuklarıma sarılmış, kapının önüne yığılmış kuzumun kuzuları diye öyle bir ağlıyor ki.
Çok şükür sağlığına bir şey olmadı. Ama düşüncesizliğimi o çığlıkla anladım. Emektar bir öğretmene yaşata bileceğim iyi niyetli bir anı kötü sonuçlanabilirdi. Çok şükür çokkk güzel bir gün yaşadık. Ve ne kadar İyi bir öğretmenin elinde yetişmiş olduğumu yıllar sonra bir kez daha gördüm. Saygılarımla …
İlk görev yerim Muş’un bir köyü öğrencilerimden Özer çok yaramaz hareketli bir çocuk. 4. Sınıfı okutuyorum, Özer arkadaşlarından yaşça da büyük derslerle alakası yok oturtabilene aşk olsun öyle biri. Konum çağlardı maden çağı yontma taş çağı vb … Evde metaryaller hazırladım her çağda yapılan yenilikleri büyük zevkle anlatıyorum sınıfta çıt yok.Öyle ki Özer bile o kadar güzel dinliyor ki beni sormayın…. nasıl seviniyorum bu işi yapabiliyorum diyorum kendi kendime havalara girdim.
Derken sorunuz var mı demek gibi bir gaflet yaptım bizim Özer kalktı “öğretmenim bu yenilikleri Atatürk mü yaptı? dedi
Tüm sınıf önce dona kaldık sonra kahkahaya boğulduk o gün öğretmenin ne kadar zor bir iş olduğunu gördüm.
Gene Muştaki köyümde aynı okuldayım. Ben Fizik öğretmenliği mezunu olduğum için müzik ve resim derslerinde ilk yıllar çok zorlandım. Müzik dersinde hazır Muştayız ne söyleyeyim ne söyleteyim Burası Muştur’u söyleyeyim söyleteyim dedim. Yanık yanık Doğu Kültüründe yetişmiş çocuklara bu öğretilemezmiş meğer:) Öğrencim Elif “Öğretmenim seni çok seviyoruz ama sen şarkı söyleme lütfen” dedi. Çocuk o kadar haklıydı ki bir daha müzik derslerinde şarkı söylemedim. Hatta ses eğitilir çocukları rahatsız etmeyim diye şan dersi aldım:)
Öğretmenliğin ilk yıllarında Konya’nın bir köyünde çalışıyorum, birinci sınıfları okutuyorum. Okulum çok küçük tuvaletler dışarıda çocuklarım saf ben acemi…Konumuz Okuldaki çalışanlar, Çocuklara okul personellerini teker teker tanıttım, görevleri hakkında bilgiler verdim. Okulun her yerini gezdirdim vs. Sınıfa geldim ölçme değerlendirme yapacağım sordum işte şunun görevi ne bunun görevi ne diyeceğim. İlk soruda beni mat ettiler..
-Çocuklar Müdürün okulumuzdaki görevi nedir?
-Tuvaletlerin anahtarını vermek öğretmenim.
Kahkahalarla müdür beye gidip durumu anlattım çok gülmüştük.
Published: Jan 24, 2018
Latest Revision: Jan 24, 2018
Ourboox Unique Identifier: OB-415466
Copyright © 2018