DÜNYA’NIN EN GÜZEL HEDİYESİ

Sınıfımda Büşra adında zayıf uzun, düz, sarı saçları olan minyon tipli bir kızım vardı. Büşra zeki bir kızdı. fakat Büşra sınıfta okumaya en son geçenlerdendi. Hatta onları çalıştırmak için okuldan sonra kalır onlarla okuma yazma çalıştırması yapardım. Sırf geri kalmasın diye.

Büşra, okumaya geç geçti. Fakat sonradan sınıfın en iyileri arasına girmişti. öğretmenler günü yaklaşıyordu. Büşra’yı çok düşünceli görüyordum. Sorduğumda yok birşey diyordu. Ben ailesinde bir problem olduğunu düşündüğüm için annesini aradım. Bir problem mi var? diye.

Annesi:

– Yok hoca hanım, Bizim de dikkatimizi çekti. Sorduk.

Büşra:

-Öğretmenler günü için en güzel hediyeyi ben vermeliyim. demiş.

Öğretmenler günü gelmişti. Büşra’yı sabah okulun bahçesinde gördüm. Yanıma geldi. Çok neşeliydi. Gözlerinin içi parlıyordu. Bana ‘Öğretmenim, Size çok güzel bir hediyem var.’dedi.

Sınıfa girdik herkes hediyelerini verdi. kimi kalem, kimi toka, kimi biblo getirmiş. Sıra Büşra’ya gelmişti. Hediyeyi açtım. Ve çok şaşırdım… Büşra, bana Atatürk’ün öldüğü günün gazetesini getirmiş…

Büşra:

– Öğretmenim, bu gazete dedemin. Ben size en özel hediyeyi vermek istediğimi söyleyince. bana bu gazeteyi verdi. dedi.

Ailesini ardım. Annesi, olayı anlattı.

Büşra dedesinden yardım istemiş. Dedesi de ona bu gazeteyi vermiş.’ Bu gazetenin değerini en iyi öğretmenin anlar.’demiş. ve vermiş.

Ben de Dünya’nın en güzel hediyesini almış oldum.

Ve bu gazeteyi özenle saklar. Atatürk Haftası gelince okulumda sergilerim. Başka çocuklarda o günleri görsün diye…