İÇİNDEKİLER
1. KÜLTÜRÜMÜZDE ETKİN OLAN TASAVVUFİ YORUMLAR
1.1. YESEVİLİK
1.2. MEVLEVİLİK
1.3. KADİRİLİK
1.4. NAKŞİBENDİLİK
1.5. ALEVİ-BEKTAŞİLİK
İSLAM DÜŞÜNCESİNDE TASAVVUFİ YORUMLAR
İslam düşüncesindeki yorum biçimlerinden biri de tasavvufi yorumlardır. Tasavvuf, İslam’ın ruhi ve manevi yönünü öne çıkaran, insana Allah’ı (c.c.) görüyormuşçasına bir ibadet ve davranış bilinci kazandırmayı hedefleyen düşünce biçimi, hayat tarzıdır. Ayrıca kötü huyları terk edip güzel huylar edinme; Hz. Muhammed’in (s.a.v.) edep ve ahlakını davranış hâline getirme yoludur.
Yesevilik
Yesevilik, Hoca Ahmet Yesevi’nin düşünceleri etrafında oluşmuş tasavvufi bir yorumdur. Hoca Ahmet Yesevi, yetiştirdiği öğrencileri Türkistan’ın ve Anadolu’nun çeşitli bölgelerine göndererek İslamiyetin tanınmasını sağlamıştır. Hoca Ahmet Yesevi, bütün çalışmalarında Kur’an ve sünneti esas almış, insanların daha iyi anlayabilecekleri sade bir dil kullanmıştır.
Yesevilik düşüncesinde temel ilkelerden biri insanı sevmek ve herkese şefkatli davranmaktır. İnsanları seven ve onlara yardım eden, kalp kırmayan ve yalan söylemeyen insan erdemli kişidir.
Yesevilik düşüncesi, hak ve hukuka riayet etmeye ve rızkı helal yollardan kazanmaya da büyük önem vermiştir. Yoksullara yardım etmek ve misafir ağırlamak erdemli davranışlardandır.
Kadirilik
Kadirilik, Abdülkadir Geylani’nin düşünceleri etrafında oluşmuş tasavvufi bir yorumdur. Kadirilikte diğer tasavvufi yorumlarda olduğu gibi Kur’an ve sünnete uymak esastır. İnsan, her zaman günahlarından tövbe etmeli ve her işinde samimiyetle hareket
ederek ibadete yönelmelidir. Kadirilikte en önemli görevlerden biri, yoksulların hizmetine koşmak ve onların ihtiyaçlarını gidermelerine yardımcı olmaktır.
Kadirilikte günahlardan sakınmak, haramlardan uzaklaşmak, alçakgönüllü olmak, kendisine yapılan haksızlık karşısında bile beddua etmemek, dünya malına tamah etmemek, verilen sözü yerine getirmek önemli değerlerdendir. Kadirilikte insanın kötülüklerden arınması ve güzel huylar edinmesi için Allah’ın
(c.c.) isimlerinin anılmasına ve Hz. Peygambere (s.a.v.) salavat getirilmesine önem verilmiştir.
Mevlevilik
Mevlânâ, bütün eserlerinde insanı dünya ve ahirette mutlu edecek bilgiler vermiş ve bu anlamda insanları hoşgörülü ve ahlaklı olmaya teşvik etmiştir. İnsanı Allah’ın (c.c.) yarattığı yüce bir varlık olarak görerek insanlar arasındaki ortak değerleri ön plana çıkarmaya çalışmıştır. İnsan ve Allah (c.c.) sevgisi önemle üzerinde durduğu temel ilkelerdir.
Mevlevilik düşüncesinde, musiki eşliğinde ve belli bir düzen içerisinde yapılan, insanın kulluk şuuruna ulaşmasını temsil eden törene sema denir. Sema sembolik olarak insanın “Kamil İnsan” olma serüvenini, kainatın oluşumunu, insanın alemde dirilişini anlatır. Ayrıca insanın Allah’a (c.c.) aşk ile bağlanıp kulluğunu idrak etmesini, kudret ve kuvvet sahibi olan rabbi karşısında acziyetini kavramasını hissetmesini sağlar. Bu yüzden Mevleviler toplu halde sema yaparak kulluk bilinci ile Allah’a (c.c.) yönelmeye çalışırlar.
Nakşibendilik
Nakşibendilik, Muhammed Bahaeddin Nakşibend’in düşünceleri etrafında oluşan
tasavvufi bir yorumdur. Nakşibendilikte, Kur’an ve sünnete sıkı bir bağlılık gösterilir ve
ibadetlere önem verilir. Nakşibendiliğin en önemli ilkelerinden biri, ilim ve irfan meclislerinde iyi ve ahlaklı insanlarla her zaman bir arada bulunmaktır.
Nakşibendilikte Allah’ı (c.c.) çok anmak, insanın kötülüklerden uzak kalması için önemli bir ilkedir. Allah’ı (c.c.) sessiz bir şekilde çokça zikreden bir insan, Allah’ın (c.c.) sevgisini kalbine nakşedecektir. Nakşibendilikte her anı iyi değerlendirmek, iyilik yapıp hayır işlemek, dünyevi işlerle ilgilenirken aşırı arzulardan uzak durmak, kalbi kötü düşüncelerden arındırmak, gönlünde Allah’tan (c.c.) başkasına yer vermemek, Allah’ı (c.c.) daima hatırlamak ve zikretmek temel prensiplerdir.
Alevilik-Bektaşilik
Hz. Muhammed (s.a.v.) ve onun ehl-i beytini yani Hz. Ali(r.a.), Hz. Fatıma (r.a.), Hz. Hasan (r.a.) ve Hz. Hüseyin’i (r.a.) derin bir muhabbetle seven ve onlara taraftar olanlara Alevi denilir. Bektaşilik, Hacı Bektaş Veli’ye bağlı olan ve onun yolundan gidenlerin oluşturduğu düşüncenin adıdır. Hz. Muhammed’in (s.a.v.) nübüvvetini, Hz. Ali’nin (r.a.) velayetini kabul eden,
Kur’an’ı ve Ehl-i Beyt’i esas alan, Ahmet Yesevi’nin ve temel öğretisi sayılan “Şeriat, tarikat, marifet ve hakikat olarak bilinen Dört Kapı-Kırk Makam” ilkelerine göre uygulayan kimseye Alevi-Bektaşi denir. Alevilik-Bektaşilik düşüncesi, diğer tasavvufi oluşumlar gibi İslam’ın ahlaki prensiplerinin insanlar arasında yaygınlaşmasını amaçlar. Bu konuda Hz. Muhammed (s.a.v.) ve
onun ehl-i beytini kendilerine örnek alır.
Ey felek bu mülkü bi vefayı al başına çal
Tacı, tahtı, zihnet , sarayı al başına çal
Bir gün için neylerim, fani cihan emlâkini
İster isen büsbütün dünyayı al başına çal
Ben cemal görmek dilerdim aşık oldum şahıma
Sen cemalsız cenneti al başına çal
Hak Muhammed alidir dilde mihmanım benim
Şah Hüseyin’i yad edince günü ayı al başına çal
Şahım ile gülşenin bağına ha külhan olur
İstemem şahsız simizar sarayı al başına çal
Bu Fuzuli Kerbela’nın mecerasın okudu
Softa efendi verdiğin fetvayı al başına çal
Published: Dec 18, 2021
Latest Revision: Dec 23, 2021
Ourboox Unique Identifier: OB-1249154
Copyright © 2021