Evrenler Arası UZAY

Bu sefer gülme sırası arkadaşlarına geçmişti. Eve okula gittiği gibi yine ıslak dönmüştü. Eve gittiğinde yine annesinin sunduğu haberler oynuyordu televizyonda. Arda evde biraz oturup odasına gitti. Odasında yine ”Merval” kitaplarını okumaya başlamıştı ve zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştı. Sınava 20 dakika geç kalmıştı. Saatin geçtiğini anlar anlamaz kalemliğini de unutarak okula gitmişti. Sınıfa girdiğinde öğretmen sınav kağıtlarını toplamak üzereydi. Arda ise hemen sırasına geçip tüm soruları rasgele cevaplamaya başladı. Öğretmen yanına geldiğinde Arda 25 ”Fen Bilimleri” sorusundan 18’ini cevaplamıştı. Sınav sonuçları açıklandığı zaman 25 sorudan 7 boş 13 yanlış 4 doğru yapmıştı ve tam bir rezillikti.

Arda 10 yaşında olan diğer insanlara göre çoook sıkıcı bir çocuktur. Babası bir general annesi ise bir spiker yani anlayacağınız Arda ve ailesi zengin idi. Arda  yine bir gün okula giderken kocaman bir su birikintisine düştü ve o gün hava yağmurluydu. Sınıfa sırılsıklam  bir şekilde girdi. Şanslıydı ki öğretmen kaloriferi açmıştı. Sınıfta ısınmanın rahatlığı ile dersi tam olarak dinlemedi. Ama öğretmen öğle arasında isteyenin çıkmasını ama normalde o gün okulda kalmaları gerektiğini ve öğleden sonra ki sınava hazırlanmalarını söylemişti. Arda dinlemediğinden dolayı okulda kalması gerektiğini bilmiyordu ve zil çaldığı anda eve doğru koşmaya başladı. Koşarken arada arkasına bakıp arkadaşlarından öne geçtiği için onlara gülüyordu ama arkasını döndüğünde gelirken düştüğü suya takıldı ve suya düştü.

Eve sınav kağıdı ile döndüğü zaman annesi yüzünde kocaman bir gülümseme ile  Arda’ ya baktı. Arda ”Sanırım sınav sonuçlarını soracak. ”diye düşündü. Ama annesi ”Oğlum ”B tv” benden spikerliklerini yapmamı istemiş” dedi. Babası ise annesinden sonra ”Bana da Hakkari’den görev gelmiş. Maalesef annen ile ayrı yerlere gideceğimizden dolayı annen ile ayrılmamız gerekecek. Sen annen ile git olur mu ?”dedi. Arda şok olmuştu. Annesi bir yere babası bir yere gidiyordu. Tabi kendisi de 18-20 yaşında değildi ki kendisi evde kalaydı. Neyse ki teyzeleri burada oturuyordu. Onların yanında kalabilirdi. Ama teyzesi de montajcıydı. Tabii onunda işleri vardı. Her gün saat 06:00 ‘ da kalkıp saat 00:00’da yatıyordu. Bu çok zor olmalıydı çünkü insan günde en az 9 saat uyumalıdır ama teyzesi günde 7 saat uyuyordu. Konuyu daha çok dağıtmadan devam edelim.

Arda annesi ile İstanbul’ a gitmişti. Orada yeni bir okulu vardı ama okula o günde geç kalmıştı. Ve okul yolunda okula gitmemeye karar verdi. Bu karardan sonra direkt olarak parka gitti.