EVRENSEL AHLAK YASASININ VARLIĞINI REDDEDENLER VE AHLAK YASASININ VARLIĞINI KABUL EDENLER
Ahlak; İnsanların bir toplum içinde uyumlu yaşamaları için kendilerine göre belirledikleri ilkelerin tümüdür. AHLAK FELSEFESİ ; Ahlakın ne olduğunu, ahlaki davranışın nasıl oluştuğunu, insan davranışlarının temellerini, iyi ve kötü eylemlerin nedenlerini, ahlaki eylemlerin amacını, ahlaki davranışların olmasını sağlayan temel ilkelerin yapısını ve özünü inceleyen felsefenin bir alt disiplinidir.
EVRENSEL AHLAK YASASI VAR MIDIR?
Yaşayan ve gelecekte yaşayacak tüm insanların vicdanında karşılık bulacak evrensel bir ahlak yasasının olanaklı olup olmadığı tartışmaları, etiğin gündemini hemen her yüzyılda meşgul etmiş bir sorundur. Bu soruya evrensel ahlak yasası VARDIR ve evrensel ahlak yasası YOKTUR diye iki ayrı cevap verilmiştir.
EVRENSEL AHLAK YASASININ VARLIĞINI REDDEDENLER
HEDONİZM ( HAZ AHLAKI)
– Ahlaki eylemin amacını hazda gören öğretilerin genel adıdır. İnsan eylemleri hazza yöneliktir. Haz veren her şey iyi, acı veren her şey kötüdür. Bu yaklaşım kişiden kişiye değişen (öznel) hazların olduğunu kabul ederek evrensel ahlak yasasını kabul etmez. Gerek bedensel gerek düşünsel hazlar görelidir.
ARİSTİPPOS’ a göre haz veren şey “iyi”, haz vermeyen “kötü”dür. İnsan sadece kendi yaşadığı hazzı bilebilir.Başkalarının hazzını bilemez.Bu nedenle evrensel ahlak yasası yoktur.
EPİKUROS bir ahlak felsefesi geliştirmiştir ve felsefenin ana düşüncesi mutluluktur (eudaimonia). Ona göre insan, tabiatı itibarıyla acıdan, üzüntüden, kaygıdan kaçıp neşe ve haz peşinde koşar.
EGOİZM ( BENCİLLİK)
-İnsan kendini koruma ve sevme güdüsüne sahip bir varlıktır. Bu güdüler insanı kendi çıkarı için mücadele içinde olması sonucunu doğurur. Bu güdülerden dolayı bencil bir varlıktır. Yaşamda en yüksek iyi, kişinin kendisi için olanaklı tüm doyumları sağlamasından, arzularını, ihtiyaçlarını karşılamasından ve hedeflerini gerçekleştirmesinden meydana gelir. Bu yüzden evrensel bir ahlak yasası olmaz.
T.HOBBES ’a göre birey, “ben sevgisi”yle, yani daima ve öncelikle kendisini düşünerek hareket eder. Bunun için insan eylemlerinin amacı bireyin kendi hayatını koruması ve sürdürülebilmesidir.
ANARŞİZM
Ahlak, din, hukuk ve devletin insan özgürlüğünü kısıtlayan kurumlar olduğunu savunur. Baskı ve otorite olmadan sınırsızlık içinde davranış daha değerlidir. Ahlak yasaları insanın eylemlerini kısıtladığından ortadan kaldırılması gerekir. Bu nedenle evrensel bir ahlak yasası olamaz. Eğer ahlak yasası varsa özgürlüğü kısıtladığından ahlaki eylemden söz edilemez. Bu yüzden ahlak yasaları yıkılmalıdır.
Pierre-Joseph Proudhon (15 Ocak 1809, Besançon – 19 Ocak 1865, Passy), Fransız ekonomist ve düşünür. Kendini “anarşist” olarak adlandıran ilk kişidir ve ilk anarşist düşünür olarak nitelenir.
Bakunin Anarşist düşünürlerin ilk kuşağının temsilcilerindendir ve Anarşizmin babaları olarak anılan düşünürlerden biridir.
Kropotkin Ahlak felsefesini doğa bilimsel ve toplumsal pek çok açıdan yorumlayan, bütünlüklü bir etik anlayış ortaya koyan ender bir düşünürdür.
NİHİLİZM
(Nietzsche) Var olan görüşlere, değerlere, düzene karşı çıkan, hiçbir değer tanımayan yaklaşımdır. Nietzsche ‘ye göre bu evren güçlü olma isteğinin egemen olduğu bir evrendir. İnsan için mutluluk güçlü olmakta yatar. İnsandaki güçlü olma arzusu en yüksek ahlaki değerdir. Güçlü insan üstün insandır. Üstün insanın varlığı için sürü insanlar çaba harcamalıdır. Yaşamın temelinde güçlü olma isteği varsa, eşitlik, toplumsal barış ve çıkarlarda uyum söz konusu olamaz.
EGZİSTANSİYALİZM (VAROLUŞÇULUK)
Kişi kendi eylemlerinin değerini ortaya koyan kişidir. Dolayısıyla ahlaki bakımdan insan kendi eylemlerinin sorumlusudur. İnsan için önceden belirlenmiş bir kader yoktur. Bu anlayışa göre insan Tanrı tarafından yaratılmadığından herkes için geçerli bir ahlak yasası yoktur. “İnsan kendini nasıl yaparsa öyle olur” İnsanın doğuştan sahip olduğu iyi ve kötü yoktur. İnsan tüm değerleri kendisi yaratabilecek bir varlıktır. Bu değerler evrensel değil görelidir.
PRAGMATİZM; (BİREYSEL FAYDACILIK)
Ahlaki değer davranışın sonucunda ortaya çıkan fayda ve zarara göre belirlenir. Hayatta en değerli olan eylem, verdiği iyilik veya yarardır. Kötülüğe ve zarara neden olan eylemler ahlaki değildir. Bireysel faydayı iyinin ölçüsü kabul eden bu yaklaşıma göre evrensel ahlak yasası yoktur.
EVRENSEL AHLAK YASASININ VARLIĞINI KABUL EDENLER
AHLAK YASASINI ÖZNEL (SUBJEKTİF)TEMELDE AÇIKLAYANLAR
Bu düşünceyi savunanlara göre evrensel bir ahlak yasası vardır. Ancak bu yasa varlığını insandan, insanın özel dünyasından alır. İnsanın karşısına bir buyruk biçiminde çıkar. Dürüst ol, insanları sev,…. gibi.
*J.S.Mill J.Bentham: Onlara göre insan doğası gereği acıdan kaçınır hazza yönelir, mutluluğa erişmek ister. Ancak kişinin mutluluğu, çevresindeki insanların mutluluğu ile ilişkilidir. Kişi mutluluğu ancak üyesi bulunduğu yarar sağlayan şeyi yapmakla bulabilir.
*J.Bentham’a göre “Olabildiğince fazla sayıda insan için olabildiğince yararlı davranışlar yap!.” J.St.Mill’e göre “Herkes için, tüm insanlık için,evrensel mutluluk için yararlı eylemlerde bulun!..”.ahlak yasasını ifade etmektedir.
* H.Bergson: O’na göre insan iyi ve kötüyü ancak sezgi ile kavrayabilir. İnsanın sezgisine uyarak yaptığı davranış “iyi”, sezgisine uymayan davranışı “kötü”dür. Bergson’daki ahlak anlayışı “Sezgilerinin sesine kulak ver ve ona uygun eylemlerde bulun!…” biçiminde özetlenebilir. ÖRN: Boş zamanımı müzik dinleyerek, eğlenerek geçirebileceğim gibi, yardıma ihtiyacı olan birisine yardım ederek de geçirebilirim. Ben içimden gelen sezgiye uyarak, eğlenmekten vazgeçip yardım edersem ahlaki olanı (iyi) yapmış olurum. O’na göre zekânın oluşturduğu ahlak kapalı toplum ahlakıdır, yasakçıdır. Sezgi ahlakı ise; içinde sevgi ve özgürlüğün olduğu açık toplum ahlakıdır.
AHLAK YASASINI NESNEL (OBJEKTİF)TEMELDE AÇIKLAYANLAR
1.SOKRATES
Sokrates’e göre ahlaki eylemin amacı mutluluk, kaynağı ise bilgidir. O’na göre bilgili insan aynı zamanda erdemli insandır. Hiç kimse bilerek kötülük yapmaz. Kötülükle bilgisizlik aynı ve bir şeylerdir. İyi belirli bir amaca mutluluğa hizmet der. Dolayısıyla hiç kimse isteyerek iyiden kaçmaz; ancak bilmediğinden kaçar. Ona göre kişi duruma göre davranarak ahlaklı olamaz. Durum ahlakı diye bir şey yoktur. Kişinin her zaman her yerde uyması gereken evrensel ilke ve evrensel ahlak vardır. Bunlara ancak akıl ve bilgi aracılığıyla ulaşılabilir.
2.PLATON
Ona göre evren “gölgeler” ve idealar olmak üzere ikiye ayrılır. Nesnel varlıklar birer gölgedir çünkü sürekli değişmektedirler. Hiçbir kalıcılıkları bulunmamaktadır. Gerçek olan varlıklar idealardır ve her ideanın bir gölgesi bulunmaktadır. Nesnel varlıklar alanında iyi dediğimiz şeylerin aslı “iyilik” ideasıdır. Ahlaklı olmak için bu ideaya akıl yoluyla ulaşmamız gerekmektedir. Davranışlarımız, eylemlerimiz, iyi ideasına uygunsa iyi, değilse kötüdür.
3.FARABİ
Farabi’ye göre iki türlü varlık bulunmaktadır. Birincisi özü tözü bir olan, karşıtı olmayan, herhangi bir belirlenimi bulunmayan, kendi kendinin nedeni olan zorunlu varlık. Tanrı. İkincisi ise zorunlu varlığın var ettiği mümkün varlıklar. İnsan ve diğer varlıklar. İyinin ne olduğu “Zorunlu Varlık”ın sahip olduğu etkin akıl tarafından bilindiği için, “mümkün varlık”, “ zorunlu varlık”ın etkin aklına kendi aklıyla ulaşıp bu evrensel ilkeleri öğrenmelidir. Akıl bir eylemin iyi ya da kötü olduğuna karar verebilir. Böylece insan iyiliğe ulaşır.
4.SPİNOZA
Panteist bir filozoftur. Panteizm, Tanrı ile evreni bir olarak gören öğretidir. Tanrı evrenin özüdür. Tutkular insanı edilgin, güçsüz ve köle yapar. Ahlakın görevi düşünce ile tutkuları yenmektir. İnsanın uyacağı ahlak yasası Tanrının yasasıdır. Bu yasaya uygun olan iyi uygun olmayan kötüdür.
5.KANT
Kant insan eyleminin amacının ne mutluluk ne de yarar olabileceğini söylemiştir. Ona göre insan Teorik Akıl ve Pratik Akıl olmak üzere iki ayrı akla sahiptir. Teorik akıl insanı duyusal dünyanın bilgisine ulaştıran Fenomenler âleminin bilgisini edindiğimiz aklımızdır. Öte yandan Pratik akıl ise numenler âleminin bilgisine ulaştıran aklımızdır. Kant’a göre insan pratik aklı aracılığıyla kendisine ödev edindiği bir takım ilkelere sahip olmalı ve ne pahasına olursa olsun bu ilkelere uygun davranmalıdır. Ancak o zaman ahlaklı olabilir.
KAYNAKÇA
https://slidetodoc.com/ahlak-felsefes-ahlak-nsanlarn-bir-toplum-iinde-uyumlu/
http://bilozof.weebly.com/evrensel-ahlak-yasasi.html
https://slideplayer.biz.tr/slide/6052458/19/images/2/Evrensel+Ahlak+Yasas%C4%B1n%C4%B1+Kabul+Edenler.jpg
https://www.google.com/search?q=evrensel+ahlak+yasas%C4%B1n%C4%B1+kabul+eden+filozoflar&hl=tr&sxsrf=ALeKk03xqVhABVo3M8Cv4Le6InrRWE2nzA:1617552207706&source=lnms&sa=X&ved=0ahUKEwiwq_vF–TvAhUE2SoKHbWyBv0Q_AUIDigA&biw=1280&bih=657&dpr=1
Published: Apr 4, 2021
Latest Revision: Apr 4, 2021
Ourboox Unique Identifier: OB-1097472
Copyright © 2021