RENKLİ AHTAPOT

Bir zamanlar yeryüzünün masmavi derinliklerinde bir ahtapot yaşarmış. İsmi de Renkli imiş. Öyle diğer ahtapotlar gibi değilmiş, sarı mavi yeşil kırmızı mor turuncu gibi her kolu farklı renklerdeymiş. Bu durum onu öylesine mutsuz ediyormuş ki bir gün büyük balık şehrine gidip kollarının her birini aynı renge boyatmayı düşünüyormuş. Gelgelelim annesi ve babası onun farklı renkli kollarını çok seviyormuş. Arkadaşları da aralarında ona renklerinden dolayı gökkuşağı diyorlarmış. Fakat bu söz onun hoşuna gitmiyormuş… O istiyormuş ki tıpkı diğerleri gibi her kolu tek renk olsun.

Günlerden bir gün renkli ahtapot okuldan eve heyecanla gelmiş. Ve demiş ki ” anne okulla balık tarihi müzesine geziye gidiyoruz, belki oradan büyük balık şehrine gider kollarımı boyatabilirim!” Annesi gezi için sevindiğini fakat kollarını boyatmasına gerek olmadığını, kollarının onu çok güzel yaptığını söylemiş. Ayrıca yalnız başına bir yerlere gitmesinin uygun olmadığından bahsetmiş. Fakat Renkli annesinin sözlerini kulak ardı etmiş…

       Aradan günler geçmiş ve okul gezisi günü gelmiş. Renkli ve arkadaşları neşeli şarkılar söyleyerek yolculuk etmişler.

Gezi alanına vardıklarında öğretmen balık ve sınıf arkadaşları araçtan inmişler fakat bizim Renkli araçtan inmemiş. Aracın kapısı kapanıp hareket ettiğinde öğretmen balık sınıfı saymaya başlamış. “Olamaz! Renkli yok. Nerede bu çocuk?” diye telaşa kapılıp etrafına sormaya başlamış. O sırada araç gözden kaybolmuş bile…

Renkli ise aracın durduğu başka bir yerde gizlice inip balık şehrine doğru yola koyulmuş. Etrafından geçen balıklara, yengeçlere, kaplumbağalara yol tarifi soruyormuş. O sırada yanına yaklaşan köpek balığı renklinin biraz korkmasına neden olmuş. Köpek balığı” merhaba, ben köpek balığıyım. Sen ne çeşit bir balıksın. Daha önce sana benzeyen bir şey hiç görmemiştim.” Demiş. Renkli üzülerek ” merhaba, ben ahtapotum. Benim gibi birçok ahtapot var ama benim farkım renklerim. Benim gibi rengarenk ahtapot hiç yok” demiş. Köpek balığı şaşırmış ve de gülümsemiş. ” benimle gelmek ister misin ahtapot kardeş, seni arkadaşlarımla tanıştırmak isterim, seni görmekten keyif alacaklardır” demiş.

Sence Renkli’nin başına ne gelmiş olabilir?

Bizim renkli ahtapot bir an düşünmüş, “zaten Büyük Balık Şehri’nin yolunu bilmiyorum, belki de bu köpek balığıyla gidersem daha sonra bana yardımcı olur” demiş… Çıkmışlar yola. Yüzmüşler, yüzmüşler, kırmızı sarı çizgileri olan bir çadıra girmişler. Çadırın girişinde “sirkimize hoş geldiniz” yazıyormuş…

Köpek balığı içeriye girer girmez sirkin kapısını kapatmış ve etrafındakilere dönüp ” sakın bu renkli ahtapotun dışarıya çıkmasına izin vermeyin, artık onu burada çalıştıracağım, bize çok para kazandıracak” demiş. Renkli duyduklarına inanamamış.

Bu sırada sirkteki balıklar renklinin etrafında dönüyor, onun kollarını inceliyorlarmış. Aralarından deniz yıldızı renklinin yanına yaklaşıp ” korkma ben sana yardım edeceğim, sirk günü geldiğinde kaçar kurtuluruz, ama sakın kimseye bunu söyleme” demiş. Renkli de deniz yıldızını duymamış gibi yapıp sessizce “tamam” demiş. Bu sırada renklinin ailesi arkadaşları öğretmeni her yerde renkliyi arıyor, onun fotoğraflarını etrafa yapıştırıp görenlerin haber vermesini istiyorlarmış.

Şu ana kadar okuduklarımla ilgili bana veya bir arkadaşına soru sorar mısın?

Sirk günü geldiğinde Sahnede renklinin sırası gelmiş ve “işte karşınızda çok beklediğiniz renkli ahtapooot” diye anons edilmiş. Renkli sahnenin ortasına ilerlemiş. Bu sırada herkes şaşırmış ve etraf sessizleşmiş. Renkli sessizliği görünce ne çirkin bir canlı olduğunu düşünüp hüzünlenmiş. O anda küçük bir balık sen çok güzel bir ahtapotsun diye bağırmış ve yüzgeçlerini birbirine vurarak alkışlamaya başlamış. Sirkteki herkes ayağa kalkıp bizim renkliyi alkışlamış ve “harikasın, çok güzel görünüyorsun ” diye bağırmışlar.

O kendisini beğenmediklerini, çirkin bulduklarını sanıyormuş ama işte herkes onu alkışlıyor gerçekten güzel göründüğünü söylüyorlarmış. Kollarını tek tek kaldırıp bakmış, etrafında dönmüş ve gülümsemiş. Kendi değerini anlayan güzelliğini keşfeden renkli sahnede birkaç tur atıp seyircilere göründükten sonra içeriye geri dönmüş ve deniz yıldızına ” haydi çıkar beni buradan. Aileme arkadaşlarıma dönmek istiyorum, artık asla renklerimi boyatmak istemiyorum. Benim gibi başka kimse yok” demiş. Etraftakilerin gösteri hazırlığını fırsat bilip hızla uzaklaşmışlar oradan.

Sence Renkli ailesine kavuşabilecek mi?

Renkli evine ailesine arkadaşlarına dönmüş ve herkesten özür diledikten sonra heyecanla “renklerim çok güzel benim, bakın! ” demiş ve etrafında neşeyle dönmüş. O etrafında dönerken suda renkli ışıltılar çıkıyor renklinin kolları çok daha güzel görünüyormuş. Ailesi ve arkadaşları renkliye kavuştukları için çok mutlu olmuşlar. Renkli’de deniz yıldızıyla çok iyi bir dost olmuş sık sık görüşmüşler.

Yazan: Özge ALTINYÜZÜK